Just another WordPress.com site

Posts tagged ‘dikili’

Dikili – İzmir ilçeleri

Dikili

Dikili , İzmir’in kuzeyinde yer alır. İl merkezine uzaklığı 120 km’dir. Kuzeyinde Balıkesir; doğusunda Bergama; batısında ve güneyinde Ege Denizi ile çevrelenir.

İlçenin yüzölçümü 541 km2’dir. 1 beldesi (Çandarlı) ve 25 köyü bulunmaktadır.

İlçede 31 İlköğretim Okulu, 3 Orta Öğretim Kurumu bulunmakta; 3759 öğrencinin eğitim gördüğü bu okullarda 214 öğretmen görev yapmaktadır.

Sağlık hizmeti, 4 Sağlık Ocağı tarafından verilmektedir.

İlçede ekonomi tarıma dayanmaktadır. Tütün, pamuk, zeytin üreticiliği ve seracılık yapılmaktadır. Dikili limanı, turizm açısından ilçenin önemli bir gelir kaynağıdır. Temiz plajları, termal kaynaklarının zenginliği, iç ve dış turizm açısından önemlidir.

İlçede yapılan arkeolojik çalışmalar sonucunda Dikili’nin M.Ö.5000-4000 yıllarına kadar uzanan bir geçmişi olduğu anlaşılmıştır. Ağıl Kale ve Kale Tepe ilk yerleşim merkezlerindendir. Arkeolojik bulgular sonucunda bu bölgede Akaların yaşadığı ve kente Aternagus denildiği ortaya çıkmıştır. İlkçağda Lidyalılar, İranlılar, Frikyalılar, Mysialılar ile Romalılar ve Bergamalılar Ortaçağda ise Bizanslılar, Cenovalılar, Selçuklular ve Osmanlılar Dikili’ye hakim olmuşlardır. Bu kadar çok uygarlığın yaşadığı Dikili; Aristo, Hermos, August, İskender gibi ünlü kişileri tarihi süreçte ağırlamış; Aterneus, Astria, Teutronia gibi kent ve siteleri topraklarında barındırmıştır.

Karaosmanoğullarının bölgede çiftlik kurup burada dikmelik yetiştirmesi ile “Dikmelik” adını alan ilçe, daha sonra “Dikili” diye isimlendirilmiştir.

Doğal güzellikleri açısından Merdivenli köyünde bir doğal göl, Demirtaş ve Deliktaş köylerinde de çamlık ve tarihi mağaralar bulunmaktadır.

İlçeye bağlı Çandarlı Beldesi önemli bir turizm potansiyeline sahiptir. Dikili’nin tarihsel geçmişi oldukça eskilere gider. Antik yerleşim yeri Pitane’de elde edilen eserler Bergama Arkeoloji Müzesinde sergilenmektedir. Osmanlı döneminde II. Murat’ın ünlü Sadrazamı Çandarlı Halil Paşa, Çandarlı Kalesi’ni yeniden yaptırmıştır.

Merdivenli ve Denizköy’de bulunan krater gölleri ile mağaraları ve Madra Çayı’na dayanan ormanları ilçenin doğal zenginlikleri arasındadır.

Foça – İzmir ilçeleri

Foça

Adını foklardan alan Foça, İzmir’in kuzeybatısında yer alan bir sahil ilçesidir. Batıda İzmir Körfezi, doğuda Menemen, kuzeyde Çandarlı Körfezi ile çevrilidir. İlçenin yüzölçümü, 205 Km² dir.

Foça’nın Bağarası, Gerenköy ve Yenifoça olmak üzere 3 beldesi ve 4 köyü bulunmaktadır.

Eğitim düzeyi yüksek olan ilçede okuryazarlılık oranı %99’dur. 12 ilköğretim, 3 orta öğretim kurumu bulunmakta; 3025 öğrencinin eğitim gördüğü bu okullarda, 168 öğretmen görev yapmaktadır.

İlçe’de sağlık kuruluşu olarak 1 Devlet Hastanesi, 1 adet 112 Acil Yardım İstasyonu, 5 adet Sağlık Ocağı, 1 adet Sağlık Evi bulunmaktadır.

Önemli bir arkeolojik tarihe sahip İlçe’de, 1953 yılında başlayan ve aralıklarla günümüze kadar devam eden kazılarda, Helenistik döneme ait tiyatro, Athena Tapınağı ve Kutsal Alanı, Kybele’ye ait olduğu düşünülen Liman Kutsal Alanı ile Foça’nın 7 km doğusunda Taş Ev olarak adlandırılan Pers Anıt Mezarı ortaya çıkarılmıştır.

PHOKAIA ANTİK KENTİ

Aiolia bölgesi içinde bir İon yerleşimidir. İ.Ö. 546 da bütün karşı direnmesine rağmen Pers egemenliğine giren Phokaialıların bir kısmı gemilere binerek kenti terk etmişlerdir. Helenistik devirde önce Seleukoslar’ın, daha sonra Bergama’daki Attalos krallığının idaresine geçen Phokaia, İ.Ö.133/132’de Roma yönetimine girer. Bizans yönetimi sırasında piskoposluk merkezi olan kent, 11. yüzyılda kısa bir süre Çakabey tarafından Türk egemenliğine alınmış, 1275’te kenti alan Cenevizliler, kentin dışında bir kale inşa ederek burayı müstahkem bir yer haline getirmiştir. Gemicilikte büyük bir üne sahip olan Phokaia birçok koloni kentinin kurucusu veya kuruluşunda ortaktır.

TAŞ EV

Foça’dan 7 kilometre uzaklıktaki Taş Ev Lidya-Likya geleneğinde olup Pers etkisinde kalınarak yapılmış ve M.Ö.4. yüzyıla tarihlenen bir mezar anıtıdır.

ŞEHİR SURLARI VE BEŞ KAPILAR

Antik Çağ’da kentin doğusundaki tepeler üzerinden geçen sular, Athena Tapınağı’nın bulunduğu yarımadayı da kuşatıyordu. Surların en iyi korunmuş bölümleri, yarımada üzerindeki Bizans, Ceneviz ve Osmanlı Dönemlerine ait onarımlardır. Beş Kapılar, Osmanlı Dönemi kalesinin kayıkhane bölümü olup, Kanuni Sultan Süleyman zamanında onarım görmüştür.

FATİH CAMİİ

Fatih Sultan Mehmet adına yapılmıştır. Kanuni Sultan Süleyman zamanında restore edilmiştir.

ŞEYTAN HAMAMLARI

M.Ö. 5. yüzyılda kaya içine oyulan bu mezarın dört odası vardır.

İlçede, 150 yat ve tekne kapasitesine sahip bir rıhtım bulunmaktadır. Yenifoça Beldesinde bulunan balıkçı barınağı, 75 balıkçı teknesi kapasitelidir. İlçede, gemi ve teknelerin çekilip bakımının yapılabildiği 3 adet çekek ve bakım yeri bulunmaktadır.

Foça İlçesi, 1990 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile “Özel Çevre Koruma Bölgesi” ilan edilmiştir. İlçenin geniş bir alanı sit kapsamı içerisindedir. İlçeye adını veren Fok Balıklarının korunması amacıyla Foça 1991 yılında Ulusal Fok Komitesi’nce “pilot bölge” seçilmiştir. Siren Kayalıkları fok balıklarının barınma ve üreme alanlarıdır.

Foça ilçesi ve Yenifoça beldesinde turizm önemli bir ekonomik sektör olmakla birlikte, diğer belde ve köylerde tarım ön plana geçmektedir. Ayrıca balıkçılık ve hayvancılık da ilçenin diğer ekonomik kaynaklarını oluşturmaktadır.